Mantabin, deniz yüzeyindeki 2 mm’ye kadar mikro plastikler dahil plastik, kağıt, metal ve cam atıklarını toplayabilmektedir. Mantabin yüzey atıklarını günde 25 kg toplama kapasitesine sahiptir. Yıllık olarak 9.125 Kg atık toplayabilmektedir. Mantabin deniz canlılarına hiçbir zarar vermeden yüzey suları atıklarını temizler.
- Atıkların denizlere karışması engellenmelidir. Kamu ya da özel işletmelere ait kıyılarda atık yönetim tesisleri kurulmalıdır.
- Deniz atıkları konusunda bilinçlendirme çalışmaları yapılmalı, bu konuda kamu ve özel sektör işbirliği yapmalıdır.
- Sahil temizliği ve eğitim programları oluşturulmalıdır.
- Plastik atık geri dönüşümü sağlayacak projeler oluşturulmalıdır.
- Atık toplama ve geri dönüşüm verimliliğini artıran programlar teşvik edilmelidir.
Deniz atıkları asıl olarak deniz yüzeyinde yüzen ya da su içinde asılı kalan insan kaynaklı çöplerdir. Bu atıkların yaklaşık %80'i plastiktir. Çöpe atılmış plastik poşetler gibi tüm plastik atıklar denizlere karıştığında doğal yaşamı ve balık havzalarını tehdit etmektedir.
Dünya çapında yılda 300 milyon ton plastik kullanıldığı , bu kullanım sonrası da yaklaşık %2'si yani 6 milyon ton kadarının atık olarak denizlere karıştığı tahmin edilmektedir. Türkiye'de günde 144 ton plastik atığın denize karıştığı belirtiliyor.Deniz suyu içinde uzun yıllar kalan plastikler yok olmamakta, göremeyeceğimiz kadar küçük parçalara bölünüp mikroplastikleri ortaya çıkartmaktadır. Deniz ürünleri aracılığıyla bu mikroplastikleri insanlar da tüketmektedirler. Plastik atıklar doğal hayata zarar vermekte ve bazı deniz canlılarının nesillerinin tükenmesinde rol oynamaktadır.
Doğada kendiliğinden yok olması çok uzun zaman alan atıkların denizlere bırakılmaması konusunda üzerimize düşen görevi yerine getirerek önlem almalıyız. Günden güne artış gösteren deniz kirliliği ve oluşan çöp adaları sorununa karşı duyarlı davranmak ve doğaya zarar vermemek hepimizin sorumluluğudur.
Deniz kirliliği, kimyasal, endüstriyel, tarımsal ve evsel atıkların denizlere dökülmesi veya karışması ile yeryüzündeki su birikintilerinde oluşan çevre kirliliği türüdür. Deniz ekosisteminde oluşan bu tahribata yabancı madde veya enerjinin, insanlar tarafından deniz ortamına doğrudan veya dolaylı olarak bırakılması olneden olmaktadır.
Çevrenin canlı öğelerinin hayat aktivitelerini olumsuz yönde etkileyen, cansız ögelerin üzerinde ise yapısal zararlar meydana getiren ve niteliklerini bozan yabancı maddelerin hava, su ve toprağa yoğun bir şekilde karışmasına "çevre kirliliği" denir. Hızla artan insan nüfusu ihtiyaçları arttırmakta, insan eliyle yaratılan kirliliğin tabiata ve çevreye verdiği zararın boyutu her geçen gün artmaktadır. Gelişen teknoloji ve sanayi ile beraber, artan ihtiyaçları karşılamak adına yapılan üretim, uygulamalar kırsal ve kentsel alanlarda doğal kaynaklara, suya, havaya, toprağa zarar vermektedir. Ekosistemin bozulmasıyla beraber bitki, hayvan ve insan sağlığı tahrip edilmekte, geri dönüşü olmayan doğa yıkımına neden olmaktadır.